Keşif Masalı

Aleyna Yilmaz
2 min readJun 2, 2020

Bir zamanlar kendinden çok başkalarını düşünen, her şeyi kişisel algılayan ve buna bağlı olarak da daima hayatla mücadele içinde olan bir kız yaşarmış. Hayat onun için zormuş, çünkü her zaman ne yaparsa yapsın incinmemek için bir adım ileriyi düşünmek zorundaymış. Dünyanın son derece kötü ve karanlık bir yer olduğuna inandırmış kendini. Daima tetikte, durmadan, dinlenmeden yoluna devam ediyormuş. Peki bu kıza ne olmuş?

Gel zaman, git zaman yorulmuş durmadan koşmaktan. Çok sert bir kayaya çarpmış bir gün. Tökezlemiş başta, tam ucuz kurtuldum derken karşısında duran daha büyük kayayı görememiş ve yığılmış yere. Gözünü açtığında her şeyi olduğundan daha farklı görüyormuş. Sanki dünya gibi değilmiş burası. Her şey olması gerektiğinden daha hızlıymış. Bir de fark etmiş ki tek yavaşlayan kendisiymiş. Korkmuş farklı olmaktan, ayrışmaktan. Önce diğerleri gibi hareket etmeye çalışmış. Ama mümkün değilmiş, yetişememiş onlara ve sonunda yorulmuş. Çaresizce çökmüş yere. Her şeyin bu kadar hızlı akması karartmış etrafı, göremiyormuş bile artık.

Bir anda karanlığın derinliklerinden bir ışık yanmış. Gördüğü tüm ışıklardan daha parlak, daha güçlü ve derinmiş. Bir çıkış kapısı bulmak umuduyla koşmuş bu ışığa doğru. Ama hayal kırıklığına uğramış çünkü bu bir çıkış kapısı değil, yalnızca kocaman bir alana yayılan devasa bir ışık haznesiymiş. Yavaş yavaş yaklaşmış ve ışığın derinliklerinde kendi gözlerini görmüş. Bir şeyler anlatmaya çalışıyormuş adeta. Yalnızca kendini bırakması gerekiyormuş ışığın kollarına.

Bir patlama olmuş tam bu esnada. Gözlerini açtığında yine bir değişiklik varmış. Dünyada değil, kendindeymiş bu sefer bu değişiklik. Görebiliyormuş artık karanlıktaki her kıvılcımı. Her hareketin, her aksiyonun ardındaki gerçekliği; derinlerindeki ışığı, özünü görebiliyormuş ışık dolu gözleriyle. Karanlık aslında o kadar da karanlık değilmiş. Birbirinden bağımsız yerlerdeki küçük kıvılcımların gücünü hissedebilmiş. Hiçbir şey göründüğü kadar ‘tek’ değilmiş. Hiçbir zaman tek bir neden, his, kişi ya da seçim yokmuş. Dünya göründüğünden daha sınırsızmış. Başkalarının veya durumların ayrıntılarında takılı kalmak yerine varoluşunun detaylarını keşfetmeye adamış kendini.

Açmış kanatlarını ve öğrenmiş nasıl uçacağını…

--

--